Göze çarpan bir içerik oluşturmak online pazarlamanın en önemli öğelerinden biridir ve aynı zamanda yenilenen içerik akışını kurumsal bloglarda yayınlamanın en iyi yollarından biridir. Yapılan araştırmalarda görülmüştür ki, blogu olan firmalar %55 daha fazla ziyaretçi,%97 inbound link ve %434 daha fazla sayfa indekslenmesi oluşturmuştur. Pek çok firma blog sahibi olmanın bu güçlü etkisini fark etmeye başlamış olmasına rağmen, bu firmaların çoğu bu durumu doğru şekilde uygulayamayabilmektedir. Bu hatalardan sakınmanız için aşağıda pek çok firmanın düşebileceği yanılgılardan bahsedeceğiz.
1- Kurumsal Website’nizle Blog’unuzun Entegre Olmaması
Blog’unuz,blogger.com gibi ücretsiz blog platformlarında şirket websitenizin domaininden farklı bir domainde yayınlanıyor. Bu durum birkaç sebeple zarar verici olabilir. Öncelikle, yayınlanan her web sayfası arama motorlarında indekslenir ve online olarak kolayca bulunabilmenizi sağlar. Fakat kendi websitenize eklemediğiniz bu yeni içerikler sizin websiteniz yerine blogunuzu oluşturduğunuz siteye fayda sağlar.Sitenizin blogunu başka bir siteye yönlendirmeniz markanızın güvenilir olmadığı imajı verebilir. Blog’unuz için ayrı bir URL alsanız bile bu durum yine sitenize gelen ziyaretçileri ana sayfanızdan uzaklaştırır. Halbuki tam tersine blogunuz ziyaretçileri ana sayfanıza getirmeli. Bu durumu önlemek için bizim önerimiz blogunuz için bir sub-domain oluşturmanızdır. Yada blogunuzu ana sayfanızda bir klasörün altında oluşturarak da bu durumu çözebilirsiniz.
2- Kendiniz Hakkında Çok Fazla İçerik Yayınlamak
Blogunuzda kendinizle ilgili veya ürün ve hizmetlerinizle ilgili çok fazla içerik paylaşmak iyi bir etki oluşturmaz, hatta ciddi anlamda liderlikten yoksun olduğunuz izlenimini oluşturur. Sitenize eğitici içerik bulma amacıyla gelen ziyaretçiler sadece sizin ürünlerinizin ne kadar mükemmel olduğu bilgisine ulaşır. Sitenizde nadiren paylaşmanız gerekenler; ürün bilgileri, yazılım dökümantasyonu ve şirketi anlatan içerikler. Sitenizde sıkça paylaşmanız gerekenler; yeni piyasa bilgileri, eğitici içerik ve en çok tutulan blog gönderileri. Ayrıca bu durumu düzeltmek için, blogunuz için düşündüğünüz içeriği değiştirin. Ürün odaklı içerik yerine eğitici, kendi endüstriniz hakkında bilgi verici ve merak uyandırıcı içerik oluşturmak için daha çok zaman ayırmanız sizin için daha faydalı olacaktır. Böylece blogunuz zamanla bulunduğunuz endüstriyle ilgili bir kaynak haline gelecektir.
3- Düzensiz Aralıklarla ve Tutarsız İçerik Yayınlamak
Blogunuz var fakat düzenli olarak gönderiler yayınlamıyorsanız ve blogunuzu efektif yapacak yeterince makale yayınlamadıysanız, bu sorunla karşılaşabilirsiniz. Blogunuzu güncellemeyi ihmal etmek potansiyel müşterilerinizi kaçırmanıza sebep olabilir. Bu durumu düzeltmek için en azından haftada bir kere blogunuza makale girmelisiniz.
4- Konu Dışı veya Odak Dışı İçerik Göndermek
Blogunuz düzensizse, bir şeyler eksik gibi duruyorsa ve uygun bir teması yoksa, bu sorunla karşılaşabilirsiniz. Açıkça tanımlanmış bir amacı olmadan blogunuz bir anlam ifade etmez. İnsanların blogunuzu takip etmeleri için onlara bir sebep verin. Blogunuz için konu belirlerken daha fazla zaman harcayın ve üzerine düşünün.
5- İçerik Çeşitliliği Sunmamak
Sitenizde monoton bir içerik gidişatı varsa ve içerik çeşidinin azlığı okuyucuları sıkıyorsa bu sorunla karşılaşabilirsiniz. Okuyucularınıza doğru bilgiyi sunmakla kalmayıp onlara bu bilgileri aynı zamanda ilgi çekici bir şekilde sunmalısınız. Grafik, tablo, resim gibi farlı içerikler girerek ilgiyi blogunuzda tutabilirsiniz.
6- Eğlenmeye ve Sohbete Teşvik Etme Başarısızlıkları
Blogunuz düşüncelerinizi paylaşmanın sadece bir yolu. Fakat ne yazık ki okuyucuların sohbete katılmaları ve etkileşimde bulunmaları gibi imkânlar sunmuyor. Blogunuzu takip edenler potansiyel müşterileriniz olabilir, bu nedenle onlara bu şekilde davranın. Blogunuzda yorum kısmını açık tutun, yorumları yönetmeye kalkmayın, yorum yapanların tanımlayıcı URL’ler bırakmasına izin verin, yorumları takip edin ve cevaplandırın, aldığınız feedback’leri takip edin ve uygun bir şekilde cevaplandırın, konuyla ilgili direkt sorular sorarak eğlenceli hale getirmeye teşvik edin.
7- SEO Fırsatlarını İhmal Etmek
Arama motorlarında çıkabilmek için blogunuzun gücünden faydalanmayı ihmal ediyor olabilirsiniz. Blogunuzu anahtar kelimelerle optimize etmezseniz doğal arama sonuçlarındaki sıralamanız düşebilir. Bu durumdan kurtulmak için blogunuza özel anahtar kelimeler belirleyin ve blog içeriğinizi bu anahtar kelimelerle optimize edin.
8- Kolay Uygulanabilir Önerilerin ihmali
Bu durumdaki temel sorun blogunuza değer kazandıracak eklemeleri gözden kaçırmaktan kaynaklanır. Mesela Abone Ol yada sosyal paylaşım butonlarını blogunuza eklemeyi unutursanız, pek çok potansiyel abonenizi ve paylaşılma fırsatlarını kaçırmış olursunuz. Unutmayın, insanlara sayfanızda ne kadar çok paylaşma olanağı sağlarsanız o kadar geri dönüşümünü görürsünüz. Bu durumu düzeltmek için sitenizi gözden geçirin ve neler ekleyebileceğinize bir bakın. Genel olarak şunları eklemenizde fayda olabilir; RSS/Abone Ol butonları, sosyal paylaşım butonları, resimli içerikler, etiket ve meta açıklamalar, anahtar kelimelerle zenginleştirilmiş başlıklar, ana tema/liste, sosyal medya bağlantı seçenekleri, sosyal medya login’leri.
9- Kaynak Gösterilmemiş İçerik Girilmesi
Daha önceki maddelerde de belirttiğimiz gibi blog içeriğimiz düzenli olarak güncellenmeli. İçerik yayınlamak o kadar kolay bir şey değildir, gerektiğinde kaynak göstermek gerekir. Sırf bu sebeple bir tek müşteri kaybetmenin bile bize zararı dokunacaktır. Sürekli orijinal içerik giremeyebilirsiniz. Fakat, bütünlüğü olan içerik paylaşmak, başka sektörlerden olan misafir blogcuların da paylaşım yapmasını hoş karşılamak ve işçilerin de bloga katkıda bulunmasına teşvik etmek bu durumdan korunmak için faydalı olacaktır.
10- Sohbet Oluşturma Fırsatlarını Önemsememek
Potansiyel müşterilerinizle sık sık sohbet konuları oluşturmalı ve bu sohbetlere teşvik edici bildirimler yapmazsanız bu durumla karşılaşabilirsiniz. Bu da sizin gelecekteki ROI’nizi düşmesine sebep olabilir. Bu sohbetlere(CTA) blogunuzun üst veya yan tarafında yer verin. Eski blog konularına tekrar bir göz atın ve onlara da CTA ekleyin. Bu şekilde insanlar hala sizin blogunuzu okuyarak, paylaşarak, faydalanarak, blogunuzla ilgili kalmış olurlar.
11- İçeriğinizi Sosyal Medya ile Desteklememek
Her gün düzenli olarak işinizle ilgili makaleler yazıyorsunuz fakat sosyal medyanın gücünü kullanmıyorsunuz demektir. Blog içeriğinizi sosyal medyada paylaşmayarak büyük ölçekte bir okuyucu kitlesi kaybetmiş oluyorsunuz. Belki de bu kaçırdığınız insanların pek çoğu sizin işinizle ilgileniyor fakat makalelerinizin varlığından bile habersiz. Bu yüzden yeni içerik oluşturmak yerine var olan içeriğinizin sosyal medya paylaşımlarını arttırmaya zaman harcamanız daha faydalı olabilir.
12- Blog Analitiklerini Gözardı Etmek
Analitikler yaptığınız çalışmaların değerini daha iyi anlayabilmenizi ve bu durumu patronunuza yada yönetim kuruluna ispat edebilmenizi sağlar. Ayrıca hangi konuların daha çok ilgi topladığını da gösterir. Bu sayede blogunuzun ne kadar etkili olduğunu görüp, onu bir sonraki aşamaya taşıyabilirsiniz. Ama tabii bu analitikleri göz ardı etmeniz sizi bütün bunlardan mahrum kılar. Bu durumu düzeltmek için analitiklere düzenli olarak göz atın, blogunuzun performansını ölçün ve blogunuzun amacına göre farklı ölçümler kullanın. Blogunuzun performansını ölçmenizi sağlayacak bazı ölçüm türleri:
Aylık Ziyaretçi
Trafik Oluşturan Anahtar Kelimeler
Blog Abone Sayısı
Blog Yorumları
Sayfa Görüntüleme
Gelen Linkler
Tweetler ve Retweetler
Sohbetler
Düzenli olarak bu ölçümleri raporlayın. Blogunuzun performansına göre zamanla bir büyüme söz konusu olacaktır.
13- Bir Gecede Başarı Beklemek
Blog oluşturmak tek başına yeterli değildir. Blogunuzu başı boş bırakırsanız yeni müşteriler kazanma şansını kaçırırsınız. Hemen pes etmeyin. Başarılı bir blog oluşturmak için biraz zaman ve gayret sarf etmelisiniz. Gerekli basamakları çıkabilmek için biraz zaman ayırın, sonunda kazanan siz olacaksınız.
